Grafik Tasarım ve Görsel İletişim
Grafik tasarım terimi ilk olarak 20. yüzyılın başlarında, basılarak çoğaltılmak üzere yüzeyi oyularak çizilen ve yazılan metal kalıplar, için kullanılmıştır. İlerleyen yıllarda teknolojinin gelişmesiyle birlikte bu terimin kapsamı genişlemiştir. Grafik tasarım ve görsel iletişim terimi, günümüzde yalnızca basılı malzemeler için kullanılmamaktadır. Kamera ile perdeye yansıtılan, video ile
ekrana gönderilen görüntüler ve bilgisayarlar ortamında tasarlanan görsel
malzemeler de grafik tasarım kapsamı içinde yer almaktadır. Günümüzün grafik
tasarımcısı, eski zanaatçıların baskı ve kaligrafi ustalarının geleneğini devam
ettiren bir sanatçıdır.
Grafik tasarım bir iletişim problemini çözme yeteneğidir.
Grafik tasarımın birinci fonksiyonu, mesaj iletme veya bir ürünü veya hizmeti tanıtmaktır fakat bu günümüzün yoğun ve görseller içerisinde adeta boğulan izleyicisinin mesaja ilgisini çekebilecek, yeni ve denenmemiş yollar araştırma ve bulma sürecidir. Yeni ve denenmemişi bulamayan
tasarımcı, en azından doğruluğu kanıtlanmış bir yol izlemelidir. Ne yazık ki,
yaratıcı bir tasarım ile ticari başarı arasında her zaman doğru bir orantı
bulunmamaktadır. Grafik tasarımda yaratıcılık, önceden birbirleriyle hiçbir ilişkisi
olmayan kavram ve görsel unsurlar arasında bağlantılar kurma yeteneği olarak
özetlenebilir.
Çizgi romanı, üçlü dergi kapağını, dergi ile birlikte verilen 45’lik plağı, gizli kamerayı ve
optik sanatı reklamlarda ilk kez kullanan Young & Rubicam ajansının kendi için
hazırladığı basın ilanının başlığı şöyleydi: “Yaratıcılık, ilk var olan şeydir.” Hiçbir
sistemde hayal gücü olmadan düşünce üretilemeyeceği tartışılmaz bir gerçektir.
Yaratıcı insan; okuyan, gözlemleyen, dinleyen ve araştıran kişidir. Bu nedenle, bir
görüş ya da düşünceyi dogma olarak kabul edip, körü körüne savunan kişiler bütün
çalışma alanlarında olduğu gibi tasarım alanında da yaratıcı
olamazlar.
Grafik tasarım değer katmalıdır.
Tasarım zamanın ve çevrenin taleplerini ne ölçüde
karşılarsa değişim ve rekabet yeteneği o denli hızlı olacak gelişme ve yaşama
gücünü önemli ölçüde artıracaktır. İşletmedeki sektörün de öncü olmasına olanak
sağlayacaktır. Günümüzde her konu ve alanda herkesin aklında tutması gereken
ilke şudur; Her çaba bir değer katmalıdır. Her çaba bir kaynak kullandığına göre
değer katmaya her çaba savurganlıktır. Tasarımda da aynı ilke benimsenmeli ve
savurganlığı gidererek sürekli gelişme temel alınmalıdır. Dolayısıyla bir ürünün
tasarımı ele alındığında çalışmaların temeli, ortaklaşa neler yapabiliriz olmalıdır
İnsan emeği sonucu ortaya çıkan bir nesne doğal bir obje değil bir bilgi ürünüdür. Doğadan
farklı bir nesne üretmek, bilgi ve tekniği gerekli kılmaktadır. İnsanın araç gereç ve
metotlar kullanarak ürettiği her nesne, bilgi ürünü olarak pazar değerine sahip bir
metadır. Teknik, bilgi ve emekle üretilen ve bilgi nesnesi olan her meta da
toplumsal bir değer taşıyarak, bir işlev yüklenmektedir.
Estetik nesneler hasisçe saklanır.
Evrensel çizgideki sayısız estetik nesne, yüzyıllar geçmesine rağmen korunmakta
ve varlıklarını sürdürmektedirler. Tüketim amaçlı ya da işlevsel
olarak hizmet ve yararlılık değeri olan bir nesne, eğer estetik değerlere sahip ise,
tüketilemez, aksine “hasisçe saklanır”.
Grafik tasarım, fikirleri iletirken, sanat ve teknolojiyi buluşturan, yaratıcı bir süreçtir. Grafik
tasarımcının temel araçları resimler ve yazılardır, bu temel araçlara, ses, zaman,
hareket, mekan, interaktivite gibi unsurlar da eklenir. Grafik tasarım görsel
iletişim alanında uzmanlaşan bir meslektir, veriyi bilgiye, bilgiyi de görsel bilgiye
dönüştürür. Ancak bunun için görsel iletişim uzmanlığımız iletişim teknolojisi
bütününe taşıyacak, çok iyi tasarımcılar gerekir. Özellikle zaman
tabanlı etkileşimli ortam (time based interactive media) bilgisayar programları, ses
hareket, zaman, sanal alan gibi yeni boyutlara ilişkin software konusunda çalışan
tasarımcıların mükemmel olmaları zorunludur.
Tasarım, biçim ve düzen getiren bir faaliyettir.
Kaynakça:
ATALAYER, Faruk (1993). “Temel Sanat Eğitiminin Gerekliliği”, Anadolu Sanat
Dergisi 4, (1), s. 29–42.
BECER, Emre (2008), İletişim ve Grafik Tasarım, 6. Baskı, Dost Yayınları, Ankara.
BÖLÜKOĞLU, Hülya (2000). “Grafik Tasarım Atölye Eğitiminde Grup Eleştirisi
ve bir Değerlendirme Uygulaması”, Gazi Sanat Dergisi. 3, (3),( 25–39).
ÇAĞLAR, Doğan ”Üstün zekalı çocukların eğitimi ve öğretimi”. Çağdaş Eğitim
dergisi, c.3 ,S. 19, 2007. Hazırlayan Bülent Ağaoğlu. (Üstün yetenekli
çocuklar kaynağı) İstanbul, 2013.
GLAZER, Milton.(1999).’İnterview, The Education of Graphic Designer’, Londra.
SABAN, Ahmet, (2004). Öğrenme ve Öğretme Süreci, Yeni Teori ve Yaklaşımlar.
(Üçüncü Baskı). Ankara:Nobel Yayınevi.
KARAMUSTAFA Sadık,(2003), ‘21. Yüzyıl Türkiyesi’nde Görsel İletişim Tasarımı
Eğitimi’ İstanbul.
YILDIRIM Merve, (2012), “Grafik Tasarım Eğitiminde Yaratıcılığın
Süreç İçerisindeki Önemi” Kayseri.